Simon Corlett’in GOTO 2023’te gerçekleştirdiği sunumu, web uygulamalarının güvenliğinin modern araçlar kullanılarak nasıl izlenebileceğine dair önemli bilgiler sundu. Corlett, gelişmiş güvenlik teknolojilerinin uygulama geliştirme süreçlerine entegrasyonunu ve bu süreçlerde karşılaşılan zorlukları detaylandırdı.
Statik ve Dinamik Güvenlik Testlerinin Karşılaştırılması
Corlett, statik uygulama güvenlik testlerinin (SAST) kodu analiz ederken yavaş çalıştığını ve yanlış pozitif sonuçlar üretebildiğini belirtti. Bu durumun geliştiriciler üzerinde ek yük oluşturduğunu ve zaman kaybına neden olduğunu vurguladı. Buna karşın, dinamik uygulama güvenlik testlerinin (DAST) daha etkin olduğunu ancak bu araçların da web uygulamalarını tararken karşılaştığı zorluklara değindi.
Gerçek Zamanlı İzleme ve APM Araçlarının Rolü
APM (Application Performance Monitoring) araçlarının, uygulamaların davranışlarını her katmanda izleyerek gerçek zamanlı içgörüler sağladığına dikkat çeken Corlett, bu araçların güvenlik açıklarını tespit etmede ne kadar hassas olabileceğini anlattı. APM araçlarının, uygulama güvenliğini artırmada kritik bir rol oynadığını belirtti.
Enstrümantasyon ile Güvenlik Perspektifinde Değişim
Geliştirme sürecine enstrümantasyon tekniklerinin dahil edilmesinin, geliştiricilere uygulama kullanılırken gerçek zamanlı geri bildirimler sağladığını ifade eden Corlett, bu yöntemin geleneksel araçlara kıyasla daha fazla görünürlük sunduğunu vurguladı. Enstrümantasyonun, güvenlik araçlarının uygulama üzerindeki etkisini nasıl dönüştürdüğüne değindi.
Kontrast Ajanlarının Kullanımı ve Avantajları
Kontrast ajanlarının, güvenlik test sürecini basitleştirdiğini ve geniş bir bulgu yelpazesini kapsadığını anlatan Corlett, bu ajanların kurulumunun çeşitli yöntemlerle yapılabildiğini ve güvenlik açıklarını izleme konusunda ne kadar etkili olduklarını açıkladı. Bu ajanların, en savunmasız kütüphanelere odaklanarak çözüm üretmeye yardımcı olduğunu belirtti.
Yorumlar kapatıldı.